Ekonomist İbrahim Kahveci’nin “Bütçenin yarısından fazlası maaşlara gidiyor” başlıklı yazısında bütçenin mevcut durumu ele alıyor. Bu yazıda, EYT ödemelerinin henüz bütçe verilerine yansımadığı ve kamu personeline vaat edilen ücret zamlarının da henüz gerçekleştirilmediği belirtilmekte. Ancak, yılın ilk üç ayında SGK’nın emekli maaşlarına Hazine’den aktarılan para ve kamu personeline ödenen ücret miktarının, bütçe gelirlerinin yarısından fazlasını oluşturduğu ifade ediliyor.
Kamu Personel Maaşları
Yüksek miktarda emekli maaşı ödemeleri ve kamu personel maaşları, bütçe üzerinde önemli bir yük oluşturmaktadır. Bu yüksek oranlar, kriz yılı 2019’un üzerine çıkarken pandemi yılı 2020’ye yaklaşmaktadır. Ancak belirtilmelidir ki, EYT ödemeleri henüz başlamamış ve kamu personeline verilen zamlar hayata geçirilmemiştir.
Yazıda, yılın ilk üç ayında SGK’nın gerçekleştirdiği emekli maaşı ödemelerinin yarısının Hazine tarafından karşılandığı belirtilmektedir. Bu durumda, 267 milyar lira tutarındaki emekli maaşı ödemelerinin yarısı Hazine tarafından finanse edilmiştir.
Emeklilik Sistemi
Emeklilik sisteminin adaletsizliği de vurgulanmaktadır. Prim hesaplamaları, eski dönemlerde yüksekken sonraki yıllarda düşük hesaplanmaktadır. Bu nedenle, özellikle 2000 yılı öncesi çalışanlar daha iyi şartlarda emekli olabilmektedir. Ayrıca, asgari emekli maaşı kuralıyla daha yüksek prim ödeyenler ile düşük prim ödeyenler aynı emekli maaşını alarak yüksek prim ödemelerinin önüne geçilmektedir.
Emeklilikte maaş alınacak sürenin dikkate alınmaması da sistemin adaletsizliğini artıran bir faktördür. Kısa süre çalışanlarla daha uzun süre çalışan ancak toplamda aynı primi ödeyenler arasında büyük farklar oluşmaktadır.
Bu nedenlerle, mevcut çalışma şartları her çalışanı emekli olmaya teşvik etmekte ve çalışmayı teşvik edici unsurlar barındırmamaktadır. Bu durum EYT’nin çıkmasıyla birlikte daha da artmış ve kamu bütçesi maaş ödemelerinin yoğunlaştığı bir yapıya dönüşmüştür.
Genç Nüfus Sayısı Hızla Azalmakta
Türkiye, orta yaş grubunda bir demografik yığılma dönemini yaşamaktadır. Ancak genç nüfus sayısı hızla azalmakta, ileri yaş grubu ise hızla artmaktadır. Bu durumda, ileriki yıllarda sistemin tamamen çökme riski bulunmaktadır. Emeklilik sistemi mevcut durumda bütçeyi zorlarken, önlem alınmazsa daha da olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Yazıda ayrıca, enflasyonla mücadelede maliye politikasının kullanılacağı ve bütçede açıkların azaltılacağı vurgulanmaktadır. Ancak EYT sonrasında SGK’ya kaynak aktarımının artması beklenirken, bütçede nasıl açıkların azaltılacağı sorusu da önem taşımaktadır.
Önümüzdeki dönemde enflasyonla mücadele ve verilen vaatlerin gerçekleştirilebilirliği yakından takip edilecektir.